Öz, Ayşe Karaca2025-01-062025-01-0620232147-768X10.56701/shd.1383799https://doi.org/10.56701/shd.1383799https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1219638https://hdl.handle.net/20.500.14669/877Arabuluculuk, arabulucu yardımıyla tarafların aralarındaki ihtilaflı meselelere ilişkin bir anlaşma sağlamak amacıyla görüşmeler yaptıkları menfaat temelli bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabuluculuk faaliyetinin anlaşma ile sonuçlanması durumunda arabuluculuk anlaşma belgesi düzenlenebilir. Arabuluculuk anlaşma belgesi, bir borçlar hukuku sözleşmesi niteliğinde olduğundan sözleşmelere ilişkin genel geçerlilik şartlarına tabidir. Anlaşma belgesi düzenlenirken bir tarafın diğer tarafın deneyimsizliğinden, düşüncesizliğinden veya zor durumda olmasından yararlanması suretiyle edim karşı edim arasında açık oransızlık yaratılmışsa aşırı yararlanma gündeme gelebilir (TBK. m. 28). Aşırı yararlanmanın mevcut olması durumunda kanun koyucu zarar görene TBK m. 28 hükmü ile “sözleşme ile bağlı olmama” ve “sözleşme ile bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteme” olmak üzere iki seçimlik hak tanımıştır. Kanunda yer alan “sözleşme ile bağlı olmama” ifadesi doktrindeki hâkim görüş tarafından “iptal edilebilirlik” olarak kabul edilmektedir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi yakın tarihte verdiği bir kararında, aşırı yararlanmanın tespit edilmesi üzerine arabuluculuk anlaşma belgesinin iptaline hükmetmiştir. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu m. 18/V hükmüne göre, “arabuluculuk faaliyeti anlaşmayla sonuçlanmışsa, taraflar, anlaşılan konulara ilişkin dava açamaz”. Söz konusu dava açma yasağı mutlak bir kural niteliğinde değildir. Arabuluculuk anlaşma belgesi iptal edildiği takdirde anlaşma belgesinde yer alan üzerinde anlaşılan konulara ilişkin dava açılabilir.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessArabuluculuk anlaşma belgesiAşırı yararlanmaEdimler arasında açık oransızlıkDava açma yasağıArabuluculuk anlaşma belgesinin iptaliArabuluculuk Anlaşma Belgesinin Aşırı Yararlanma Sebebiyle İptaliArticle142821406121963811